ödenmek — nsz Ödeme işine konu olmak Buğday, ot, deve ve tekmil hizmetler Suriye de bütün harp müddeti altınla ödenmiştir. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ödemeli — sf. 1) Değeri ödendikten sonra alıcıya verilecek olan Ödemeli paket. 2) Karşı tarafça ödenmek şartıyla edilen (telefon) veya çekilen (telgraf) 3) zf. Değeri ödendikten sonra alıcıya verilmek şartıyla Birleşik Sözler alıcı ödemeli ön ödemeli … Çağatay Osmanlı Sözlük
ödenme — is. Ödenmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
veresiye — zf. 1) Karşılığı sonra ödenmek üzere, peşin karşıtı 2) mec. Özensiz, gönülsüz, önem vermeden Çok veresiye iş görüyor. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller veresiye almak veresiye vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
i'tâ edilmek — 1. verilmek. 2. ödenmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
îfâ edilmek — 1. yapılmak, yerine getirilmek. 2. ödenmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
te'diye — (A.) [ ﻪیدﺄﺕ ] ödeme. ♦ te diye edilmek ödenmek. ♦ te diye etmek ödemek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü